MEHMET REBİİ ÖZDEMİR
Samsun Staj ve Çıraklık Mağdurları Derneği, Onur Anıtı önünde açıklama yaptı. Açıklamayı okuyan Burak Can, “Bize verilen SSK kartlarındaki ilk işe giriş tarihimiz sigortacılığın başlangıcı olarak kabul edilmelidir. Cumhuriyetimizin 100. yılında devletimize yakışan bu büyük haksızlığın ve mağduriyetin sona ermesidir. “
Emeklilik hesaplamalarında staj ve çıraklık sürelerinin dikkate alınmaması nedeniyle mağdur olduklarını belirten Samsunlu vatandaşlar, dün akşam Şeref Anıtı önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını okuyan Burak Can şunları söyledi:
“İLK ÇALIŞMA TARİHİMİZ EMEKLİLİKTE DEĞERLENDİRİLMELİ”
“1986 yılında çıkarılan 3308 Sayılı Kanun ile elimizden alınan sosyal güvenlik kapsamındaki hak kayıplarımız sonucunda SGK tarafından bize işe giriş tarihi ve SGK kaydı bulunan sigorta kartı verilerek kandırıldık. Zorunlu staj ve çıraklık yaparken numaraya ‘sigortanız başladı’ denilerek daha sonra bu tarih buna göre değiştirildi.Sigortanın başlangıcını SGK ekranında ve internet sitesinde göstererek aldatılmaya devam eden bir grup insanız. SGK sistemlerindeki veriler 2000’li yılların başında ikinci bir tarih verilerek mağdur edildi.Dünyanın hiçbir yerinde kısa ve uzun sigorta ayrımı yoktur.Fiili iş varsa maaş varsa alındı, iş hayatı başladı. Dolayısıyla sigorta dönemi de başladı. Ülkemize özgü olan bu sorunun bir an önce çözülmesi ve fiilen çalıştığımız ve açıkça görülebilen ‘ilk işe giriş tarihi’nin bir an önce çözülmesi gerekiyor. Sigorta kayıtlarında ve e-devlette yer alan tarihler, emeklilik hesabında hizmete başlama tarihi olarak sayılmalıdır. Nasıl ki bir kişi iki farklı işe sahip olabiliyorsa, doğum tarihi yoksa iki işe başlaması da hukuken mümkün değildir. Ancak maalesef ülkemizdeki mevcut uygulama budur. Şöyle bir mevzuat düşünün; Yurt dışında aynı şartlarda aynı stajı/çıraklığı yapan biri Türkiye’ye geldiğinde staj ve çıraklık başlangıç tarihini istihdam saydırabilir ve bizim gibi mağdur edilmeden hak ettiğini rahatlıkla alabilir.
“MÜCADELEMİZ HER ALANDA DEVAM EDECEK”
Ama aslında aynı şekilde çalıştık, maaşımızı aldık, iş sözleşmemiz vardı ama ne yazık ki hak ettiğimizi alamıyoruz. Bu soruna benzer şekilde, kadınlara yönelik doğum borcu adaletsizliği de söz konusudur. Bilindiği üzere doğum kredisi alabilmek için kadının doğum yapmadan önce bir işe başlaması gerekmektedir. Ama öyle bir mevzuat düşünün ki; Normalde istihdam olarak kabul edilmeyen staj/çıraklık girişi, kadın analık borcu söz konusu olduğunda bazı nedenlerden dolayı işe giriş sayılıyor ve analık borcuna izin veriliyor. Yıllardır yaşanan bu haksızlığın mağdurları olarak bu mağduriyetin son bulmasını istiyoruz. Sorunlarımızı hem kamuoyu önünde hem de siyasi toplantılarımız ve sosyal medya çalışmalarımızla çözmeye yönelik çabalarımızı sürdürüyoruz. Çalışmalarımızın bir diğer bölümünü ise basın bültenlerimiz oluşturuyor. Çabamız hiçbir siyasi düşünceyle bağlantısı olmayan, hiçbir partiyle alakası olmayan, hiçbir zaman da olmayacak gerçek bir hak mücadelesidir. Haklıyız çünkü bize verilen o sigorta kartlarındaki anlaşılmaz gerçek tam olarak bize söylendiği gibi gerçekleşmedi. Bize işe alındığın söylendi. SGK kartlarımızı gördüğümüzde, ilk işe giriş tarihimiz kayıtlara geçtiğinde, maaş aldığımızda, fiilen çalıştığımızda gerçek sandık ama ne yazık ki gerçek değildi. Geldiğimiz noktada hakkımız olanın dışında hiçbir talebimiz yok. Aldığımız SSK kartlarında ilk işe giriş tarihimiz sigorta başlangıcı olarak değerlendirilmelidir. “Cumhuriyetimizin 100. yılında devletimize yakışan bu büyük haksızlığa ve mağduriyete son vermektir.”
